18 Şubat 2011

Happy birthday babaanne!

Bu sabah kahvaltıya misafirimiz vardı ama birileri misafirimizi sabahın 5:30'unda uyandırınca kendisi bekleyemeyip karnını doyurmuş. Misafirimiz Lisya'ydı, onu uyandıransa karnındaki minik yaramaz! :) Lisya "Beni beklemeyin." diye mesaj atınca hızlıca bir şeyler atıştırdık, ona da havuçlu kek ikram ederiz diye düşündük.

Anne adayımız çok iyi görünüyordu. Ben de karnındaki bebişi kontrol ettim, her şey yolundaydı. (Maşallah)
Rubi ve Lisya'yı çok güzel günler bekliyor. Biz de ailecek onlar kadar heyecanlıyız ve bebeğimizin sağlıkla doğmasını bekliyoruz.

Akşam yemeğinde babaannemin doğum günü için Bebek'teki Fish'de toplandık. Bizimkiler zor bir gece olacağını biliyorlardı. Ben de yüzlerini kara çıkarmadım. Çok uyumlu olduğumu söyleyemeyeceğim. Annem özellikle yemek saatimi paslayıp balıklara saldırayım diye beni aç götürmüştü. Bense sadece ekmek yedim ve su içtim. Balık yemiyor olmam annem için büyük problem. (Önüme Iglo Fish Fingers gelse 5 parçayı hüpletirim ama başka balık yemiyorum.) Merdiven çıkmayı çok sevdiğim için "Hemen çişe!" diyerek bizimkileri 4 kere üst kattaki tuvalete çıkardım. Ama yapmadım. Görenler yapmadığımı nereden bilsinler, ishal oldum zannetmişlerdir. Tam giderken dondurmalı irmik helvası geldi. Ona da önce burun kıvırdım ama sonra yedim. Annem "Çok enayisin Ela!" dedi, "Bu kadar güzel yiyeceği geri çevirdin ya diyecek bir şey bulamıyorum sana!"

Ne kadar huysuz da olsam içimde doğal bir şirine barındırıyorum. :) Herkes bana bayıldı. En çok da "Benim adım Eya, senin adın ne?" diye sormama... Hepsi bana isimlerini söyledi, ben de tekrar ettim. Sonra da uzaktan işaret ederek birbirlerinin isimlerini sordular, hemen bildim. Bakın bu kısım eğlenceliydi.

Uykum gelince herkese "İyi geceler." diyerek eve döndük. Kendimi nasıl yatağa attığımı bilmiyorum. Başımı koyar koymaz uyumuşum.

İyi ki doğdun babaanneciğim, birlikte nice güzel yıllara!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder