23 Ağustos 2009

Prens Adalarını keşfe devam

Bir prenses olarak keşfettiğim ikinci Prens Adası Büyükada oldu. Aslında geç bile kaldım çünkü büyük babaannemin Büyükada'da evi var. Neredeyse yazı bitirdik, bir türlü gitmeye fırsat bulamadık. Önümüzdeki 3 haftasonu programı da şimdiden set edildiğine göre bugün de gitmeseydik büyük babaannemi görmeye Nişantaşı'na gitmek gerekecekti. Biz de adada güzel bir gün geçirmenin keyfinden mahrum kalacaktık.

Yine çok erken başladık haftanın son tatil gününe. 10:45 deniz otobüsüne yetişebilmek için erkenden kalkıp hazırlandık. Koşa koşa Kabataş'a gittik, deniz otobüsüne binen son yolcular bizdik. Giderken de dönerken de yaramazlık yapmadım. Annem uçak diye birşeyden bahsetti. Haftaya uçağa binecekmişim. Bana uçağı anlattılar, uçakta da böyle uslu olmamı söylediler. Uçak ne ki? Hiç görmedim daha önce. Annem elini karşıya doğru uzatarak "Vuuuuu" dedi. "Vuuuu" ne yahu?

21 yaşına kadar babam her yazı Büyükada'da geçirmiş, dolayısıyla çok anısı var. Eve doğru yürürken bol bol nostalji yaptı kendince. Bütün arkadaşlarının evlerini gösterdi, biz de annemle tanıyormuş gibi baktık öyle. Annem geçen seneye kıyasla adanın daha temiz olduğunu söyledi. Ben geçen sene görmediğim için bilemeyeceğim ama evlerin çoğu boştu, kimse yoktu ki ortalığı kirletecek.Büyük babaannemin evi Su Sporları'nın arkasında. Klüp binası yapılmadan önce evin hemen önü denizmiş. Bina bizimkilerin yanındaki eve kadar olanların manzaralarını kapatmış, bizimkiler ucuz kurtulmuş. Bakın annemle başbaşa manzaranın tadını nasıl çıkarıyoruz:Büyük babaannem ve Cemal Dedem beni çok özlemişlar, iyi ki gelmişiz. Bütün gün açık havada dolaştım, bol bol temiz hava aldım. Babam amcasına tavla dersi verirken ben biraz kestirdim. Çok rüzgar vardı ama beni üşütecek kadar değildi. Zaten sıcağı sevmiyorum, serinlik iyi geldi. Sütümü içerken biberonumun kapağı açılmış, hepsi üzerime dökülmüş. Kıyafetimin kurumasını bekledik biraz. Son deniz otobüsüne yetişmek için yollara düştük yine. Hepbirlikte iskeleye kadar yürüdük. Büyük babaannem bugün torun ziyareti açısından şanslıydı. Bizim dönüş için bindiğimiz deniz otobüsü meğer Aslı ve Eda'yı getirmiş. Biz İstanbul'a doğru giderken onlar sahilde yemek yiyecekleri restorana doğru yürüyorlardı. Eve gelince banyomu yapıp meme emip uyudum. Bir haftayı da böyle güzel bir şekilde noktalamış oldum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder