19 Temmuz 2009

Pazar maratonu

Güne 7'de başladım. Karnımı doyurduktan sonra bir daha uyumadım. Neyse ki böyle durumlar için babam her zaman hazır. Her sabah olduğu gibi bu sabah da bir saat kadar benimle oynadı.
Babam annemin aldığı doğumgünü hediyesini kullanmazsa süresinin geçeceği uyarılarına sonunda kulak verdi ve öğlen Anantara Spa'ya gittik. Hayatımda ilk defa bir Tayland'lı gördüm. Ne kadar değişik tipleri var, minicikler... Babam kendini o minicik kadının ellerine bıraktı. Biz de annemle 1,5 saat boyunca başbaşa kaldık. Babamın çıkış saatine yakın görevli geldi ve "Cem Bey relaxing room'da uyuyor." dedi. Uyanması için bekledik ve 1,5 saatin nasıl geçtiğini anlamayan babam yoğurulmuş bir şekilde yanımıza geldi.

Sırada bizimkilerin İtalya seyahatinde tanışıp arkadaş oldukları Dilek ve Gökhan'la olan randevumuz vardı. Yelda ve Tibet de gelmeye çalışacaklarını söylemişlerdi, onlar da geldiler. House Cafe'de oturduk, ben arada meme emip uyudum. Annemler arkadaşlarıyla takıldılar. Daha sonra Migros'a gidip haftalık alışverişimizi yaptık ve eve döndük. Çok zor oldu böyle... İnsanın evinin altında süpermarket olması ne büyük lüksmüş meğer.. Annem Migros açılsın diye dua ediyor. :)

4 yorum:

  1. Merhaba Ela'cım aramıza katılmana çoook sevindik.Böyle anne babaya böyle bir bebek yakışırdı diyorum ve seninkileri yine tebrik ediyorum.Yakında tekrar o maviş gözlerinle ve yumuşacık teninle buluşmak üzere öpücükler...
    DİLEK

    YanıtlaSil
  2. Teşekkür ederim, ben de sizi çok sevdim. Bundan sonraki istikamet Selcuk Residence@Uphill :)

    YanıtlaSil
  3. evet evet :) o günün blog başlığını şimdiden merak ediyorum :D
    bu arada samiyen fotolarında pek alakalı göremedim seni farkında mısın bilmiyorum senden sonra gelicek bebekler belkide göremiyecek samiyeni çok şanslısın imrenilecek bişey bu.DİLEK

    YanıtlaSil