30 Kasım 2009

Bayramın son günü evde oturduk

Desem de inanmayın!

Tabii ki yine dışarıda sürttük. Ben bayılıyorum bu sürtme işine. Kendime lakap mı taksam acaba? "Sokak kızı İrma" mesela? :)

Sabah şekerlememi yaptıktan sonra hazırlanıp çıktık, Bebek'te Arda ile buluşacaktık. Onları beklerken bütün çocukların başına toplandığı güvercinleri seyrettim.Henüz yürüyemediğim için gidip yem veremedim ama olsun. Yemi yiyip yiyip bir anda pııırrrrr diye bir uçuşları vardı ki sormayın. Babam bile korktu ama ben hiç korkmadım.Ardalar geldiğinde biraz sahilde oturduk, o arada muzumu yedim. Mama zamanım gelince de her zaman yaptığımız gibi kendimizi ilk bulduğumuz yere -Starbucks'a- atıp karnımı doyurduk. Ben doydum ama büyükler hala açtı. Gözlerinin önünde yemekler uçuşuyordu. Onlara favori mekanım Kırıntı'yı önerdim. Kırıntı'ya giderken yolda uyuyakalmışım. Ben 45 dk. kestirirken bizimkiler de rahat rahat yemeklerini yediler. Uyandığım zaman masaya oturup en sevdiğim oyuncaklardan biri olan bardak altlarıyla oynadım ve yoğurdumu yedim. Sırf yoğurt mu? Guacamole bile yedim. Sonra da guacamoleye uygun, yeşil bir kaka yaptım. Bu da annemin Mariachi'si ve babamın Miller'ı arasında bendeniz.. :) O sırada Arda da uyandı, başbaşa biraz lafladık. Yine Arda'ya dokunmak istedim ama dokunamadım, ne dokunulmaz bebekmiş bu yahu?! :)
Hava kararınca eve gitme vakti geldiğini anladık. Akşam yemeğimi böyle bulduğum ilk yerde yiyemem. Karnımı iyice doyurmam gerekiyor. Annem benim için bir robot almış, onunla çok lezzetli bir sebze püresi yaptı. Bayıla bayıla yedim ve keyifle oynamaya başladım.

Böyle huzur içinde geçen bir günün sonunda bizimkiler huzur içinde uyuyacağımı düşünüyorlardı. Hesap şaşırtmaya bayılıyorum! :) Son günlerde uyku saatim iyice geçe kaymaya başladı. 21:00'de annem sütümü verip beni yatağıma yatırdı, ses gelmeyince uyuduğumu düşündü ama beni kontrol etmek için odama girdiğinde gözlerimi faltaşı gibi açarak anneciğime beni alması için yalvarmaya başladım. Tabii ki almadı. Üfff anneme karşı daha ikna edici olmanın yolunu bulmam gerekiyor. Koridorun ışığını açıp yanıma oturdu. Yatakta biraz oyuncaklarımla oynadım ama hiç uykum gelmedi. Saat 22:40 olduğunda artık sıkılmıştım. Annem uyku saati olduğunu, bütün bebeklerin uyuduğunu, bir tek benim kaldığımı söyledi. Onu pes ettirdim ama ben pes etmedim. Hemen babama seslendim. Sevgili babacığım da gelip beni aldı ve salona götürdü. Yarım saat de salonda babamla oynadım, sonra da bir tanecik babacığım beni uyutup yatağıma yatırdı.

Babama karşı bu kadar ikna edici olabiliyorken anneme diş geçirememem biraz ilginç değil mi? Bu konuyu daha etraflıca ele almam gerekiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder