28 Ekim 2009

Korkun domuz gribinden!

En sevdiğim oyuncaklarımdan biri babamın anneme Prag'dan aldığı şarkı söyleyen domuzcuk. İçine elinizi sokup ağzını oynattığınızda domuzcuk şarkı söylüyor. Bu da beni çok güldürüyor. Ama bu domuzcuklar şu an farklı bir şekilde gündemdeler. Onlardan insanlara geçen bir grip türü varmış. Herkes panikte. Aşısı gelmiş. 2 Kasım'dan itibaren öncelikle sağlık personeline yapılmaya başlanacakmış. Doktorlar yaptırın ve yaptırmayın diye ikiye bölünmüş durumda. Annem bu yüzden emin olamıyor. Dediğine göre Türkiye milyonlarca doları aşıya gömmüş, başka ülkeler çekimser kalırken biz niye böyle hevesliyiz diye merak ediyor. İngiltere kesinlikle domuz gribi aşısını ülkesine sokmayacağını söylemiş. Henüz yan etkileri netleşmemiş. Kısaca şimdilik ailecek gözlem aşamasındayız. Yarın tüm okullar tatil. Hepsi dezenfekte edilecek. Doktorum da aşıyı bulursanız yaptırın diyor. Üfff çok kafa karıştırıcı bir durum değil mi?

Domuz gribi aslında normal gripten daha öldürücü değil. Bu yıl bildiğimiz gripten ölmesi beklenen insan sayısı domuz gribinden ölmesi beklenenden daha çok. Kafaları karıştıran ayrıntılar işte burada başlıyor. Çok detaya girmeden en azından korunmak için neler yapabiliriz diye araştırdım. Henüz bağışlıklık sistemim tam olarak gelişmediğinden çevremdeki herkesin bunlara dikkat etmesinde fayda var.

- Mikrobun vücuda giriş noktaları yalnızca burun delikleri, ağız ve boğaz yolu. Bu virüs çok bulaşıcı bir yapıya sahip.
- H1N1 virüsüyle temas etmekten kaçınmak veya korunmak imkânsız, bu yüzden virüsle temas etmek virüsün vücutta çoğalması kadar önemli değil.
- Sağlığınız yerinde ve domuz gribi belirtileri göstermiyorken virüsün vücutta üremesini, belirtilerin daha da şiddetlenmesini ve başka enfeksiyonların gelişmesini önlemek için bazı basit önlemleri uygulayabilirsiniz:

1. Ellerinizi sık sık yıkayın.
2. “Hands-off-the- face” yani “Ellerinizle yüzünüze dokunmayın”.
3. Ilık tuzlu suyla günde iki kere gargara yapın. H1N1'in boğaz ve burun boşluklarında çoğalıp enfeksiyona sebep olabilmesi için 2 -3 güne ihtiyacı var. Özellikle bu basit, ucuz, fakat güçlü önleyici yöntemi mutlaka uygulayın.
4. Burnunuzun içini günde en az bir kere ılık tuzlu suyla temizleyin. Günde bir kere burnunuzu sümkürün ve sonra ılık tuzlu suya batırılmış pamuk tamponlarla silerek temizleyin. Böylece burnunuzda bulunan virüs sayısını etkili bir şekilde azaltmış olursunuz.
5. Portakal suyu gibi C vitamini bakımından zengin olan içeceklerle doğal bağışıklığınızı güçlendirin.
6. Bitki çayı, çay, kahve gibi sıcak veya ılık içeceklerden içebildiğiniz kadar çok için. Sıcak içecekler içmek gargara yapmakla aynı etkiye sahip fakat ters yöne doğru. Sıcak içecekler virüsleri yaşamaları mümkün olmayan ortama sahip olan mideye doğru yıkayarak götürürler. H1N1 virüsü midede çoğalamaz, herhangi bir zarar veremez ve hemen ölür.

Bebeklerde şu belirtileri görürseniz hemen ama hemen bir sağlık kuruluşuna götürün:
• Hızlı veya zor nefes alma
• Mavimsi cilt rengi
• Halsizlik
• Huzursuzluk, saldırganlık ve davranış değişikliği
• Ateş ile beraber döküntülerin olması

Grip olunması durumunda 7 gün kadar (ya da ateş düşürücü ilaçlar almadan ateşsiz 24 saat geçene kadar) evde kalmanız gerekiyor.

Bu çok ama çok önemli bir konu. Dikkatli olmakta fayda var. Umarım bu kışı hiçbirimiz hastalanmadan atlatırız.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder