20 Nisan 2010

13 aylık oldum

Her zamanki gibi bir ay daha geçti ve ben yine büyüdüm.. :) Neyseki hayatımın geri kalanında bu kadar hızlı büyümeyecekmişim. Kim yetişir bu hıza canım?

  • 11 aylık olduğum gün ilk adımlarımı atmıştım. 2 ay zarfında koşar hale geldim. Artık hiç oturmuyorum, hiç! Sürekli bir yerden bir yere gidiyorum, birşeyler taşıyorum, dolapları düzenliyorum, rafları boşaltıyorum... Tabii ki ter içinde kalıyorum. Her akşam yatmadan önce güzel bir banyo iyi geliyor doğrusu.
  • Buna rağmen hala annem ve babam yanımda olsun istiyorum. Onlara hala ihtiyacım var. Biraz yalnız olmadığımı görmek, biraz da uzanamadığım yerlerdeki objeleri istemek için... :)
  • Kitaplara daha çok ilgi duyuyorum. Oldum olası severdim de, artık kendim başına oturup uzunca zaman geçiriyorum, okur gibi yapıyorum, bana okusun diye alıp anneme götürüyorum. Yalnız ben hala küçüğüm, kitaplar da hala kocaman! :)
  • Oyuncaklarımla da daha bilinçli oynuyorum. Açma-Kapama düğmesi nerededir, nereye basınca müzik çalar, nereye basınca sayı saymaya başlar, hangi küp hangisinin içine girer? Hepsi uzmanlık alanım...
  • Çok ama çok hırslıyım. Yapmaya çalıştığım şey mutlaka olacak! Başka yolu yok! İnatçı olduğumu sanırım daha önce söylemiştim.
  • İstemeyi öğrendim: "Acıktım, yemek yap!", "Parka gidelim!", "Hayır, eve dönmeyelim!", "Sütümü ver!", "Anahtara uzanamıyorum, sen ver!", "Üst raftaki kutuyu versene!", "Beni kucağına al!", "Uykum geldi, yatır beni!", "Bak ceketimi getirdim, hadi dışarı çıkalım!", "Pusetime binmek istemiyorum!", "Dişlerimi fırçalamak istiyorum!", "Kaydırağa tersten tırmanmak istiyorum!", "Kayısım yere düştü, versene!", "Susadım!"... Tabii böyle söyleyemediğim için "Ihh!" diyerek işaret ediyorum. Haklısınız; bizimkiler için biraz yorucu bir durum. :)
  • Benden birşey istendiğinde neredeyse bulup getiriyorum.
  • Söylemesi ayıp, biraz da çaklangozmuşum. Bizimkiler öyle diyor. Salondaki TV'nin yan yüzünde sote bir yere açma-kapama düğmesi yapmışlar. Onu keşfettiğimden beri gidip kapatıyorum. Bizimkiler "Hayır Elacığım, lütfen!" filan diyor ama bana ne?! Geçen gün dijital çerçevedeki fotoğraflara bakıyormuş gibi yaparken çaktırmadan elimle düğmeyi denk getirmeye çalışırken yakalandım! Halbuki başımı TV'den yana çevirmemiştim bile... Çerçeveye bakarken el yordamıyla bulmaya çalışıyordum ama işte olmadı. Demek tezgahı daha sağlıklı kurmak gerekiyor... :)
  • Türkçeye çok hakimim. Herşeyi anlıyorum. Yanımda konuştuklarınıza dikkat edin! ;)
  • Heceleri tekrar etmeye çalışıyorum.
  • Bağırmaya başladım. Uyandığım zaman başlıyorum: "Anneeeee!", "Babbaaaa!". Sabahın 7'sinde komşular kapıya gelecek diye bir korkum yok. İstediğim birşey yapılmadığında da bağırıyorum. Çamura yatmayı öğrendim.
  • Bir yandan da sevgi ve şefkat doluyum. Canım istediğinde sevdiklerime gidip sarılıyorum. Sırtlarına "patpat" yapmayı da ihmal etmiyorum.
  • Ekoyu keşfettim. Koridorda bağırınca sesim yankılanıyor. Ses çıkarmadan dinliyorum. Sonra yine bağırıyorum ve dinliyorum. Çok zevkli!
  • Biraz oburum. Birinin birşey yediğini mi gördüm? Hoop! Hemen yanında bitiyorum. Böyle olunca aklınıza gelecek herşeyi tadıyorum diyebilirim. İşin garibi; şimdilik sevmediğim birşey yok!
  • Kahvaltıda artık bulamaç gibi içinde bir sürü şey olan mamadan yemiyorum. Annem omlet yapıyor, mama sandalyemin tepsisine minik parçalar halinde koyuyor. Yanına ekmek, peynir, zeytin ekliyor. Kendim yiyorum. Köfte, makarna ve pilavı da kendim yiyorum. Kaşık ve çatal kullanma denemelerine de başladım.
  • Ben yerken yanımdakileri de beslemek hoşuma gidiyor.
  • Rüya görüyorum. Bazen ağlayarak uyanıyorum ama bizimkilere sarılınca sakinleşiyorum.
  • Diğer çocuklara karşı çok girişkenim. Hemen yanlarına gidip iletişim kuruyorum. Ellerinde oyuncak varsa istiyorum ki beraber oynayalım. Allahtan şimdiye kadar karşılaştığım herkes arkadaş canlısı çıktı. Parkta 4 yaşındaki bir arkadaştan scooter'ını istedim. Baktım vermiyor ağlar gibi yaptım da verdi. Ben de birkaç tur atıp geri verdim.
  • Kendi kendime giyinme çalışmalarım devam ediyor. Ceketin bir kolunu giymeyi başardım. Çorap ve ayakkabı ise şimdilik gözüme imkansız gibi görünüyor. T-shirt'ümü ve çoraplarımı çıkarabiliyorum.
  • Bağıran köpeklere parmağımı ağzıma götürerek "Şşşşş" yapıyorum. Yalnız aynı anda dilimi çıkarıp parmağımı ağzıma sokuyorum. Komik görünüyormuşum.
  • Henüz ilgilenmediğim ama yavaştan ilgilenmeye başlamamın iyi olacağı tek bir konu kaldı. Bilin bakalım ne? :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder