18 Şubat 2010

İyi ki doğdun babaanneciğim

Sabah kahvaltıdan sonra sütümü içtim ama canım hiç uyumak istemedi. Gayet enerjiktim. "O zaman..." dedi annem, "Hemen giyinip çıkalım. Bugün babaannenin doğumgünü. Perşembeleri seni görmeye geliyorlar, pastamız hazır olsun." Babaannem tatlı yemez ama mum üflemeden yaş geçmezmiş, annem öyle dedi. Biz de gidip minik bir pasta aldık. Hava çok güzeldi, işimizi halleder halletmez eve dönmek istemedik ve parka gittik.

Parkta salıncakta sallandım ve yürüyüş yaptım. Sonra da annem beni kaydırağın merdiveninin önüne götürdü. "Bu ne yahu?" dedim. Kat kat basamaklar vardı. Tam 6 tane! Daha önce hiç merdiven çıkmadığım için ne yapacağımı bilemedim. Annem "Haydi bakalım, biiiir-iki!" dedi. Bunlar annemin beni adım attırırken kullandığı sözcüklerdi. Hemen sağ ayağımı kaldırdım. Amma da yüksekmiş, olsun pes etmek yok! Önce sağ, sonra sol derken bir de baktım ki yukarı çıkmışım. Çıktım ama ne yapacağımı bilemedim. Annem de beni kaydırağın başına oturttu, koltukaltlarımdan tutarak hooooop diye aşağı kaydırdı. Çok eğlendim. Hemen tekrar kaymak istedim ve merdivenlerin başına geldim. Artık bildiğim için çıkmak daha kolay oldu. Tam 3 kere merdivenleri çıkıp kaydım.Henüz kendim yürüyemediğimden beni her yere annem taşıyor. Ben iyiydim, daha 10 kere bile çıkıp kayardım ama annemin pili bitti. Beni pusetime oturtunca bastım yaygarayı. Eve hiç gitmek istemedim, yol boyunca söylendim. Annem "Kızma Elacığım yarın yine geliriz." diye söz verdi.

Eve gidince park kıyafetlerimi çıkarıp elbisemi giydim. Biraz sonra da kapı çaldı. Ama sadece dedem gelmiş. Babaannem Kıbrıs'tan akşam dönecekmiş. Peki o zaman, biz de yarın keseriz pastayı.

Annem öğlen sebzeli somon balığı yapmıştı. Hazırlık aşamasını göremediğim için yemeği tattığımda pek heyecanlanmadım. O kadar da açtım halbuki... Biraz naz yapayım dedim. Annem hemen gidip mama hazırladı. I-ıh onu da istemedim. Baktım tabağında kırmızı bir su var, onu işaret ettim. Tarhana çorbası çıktı. Bir yandan ekmek kemirip bir yandan çorba içtim. Çorbadan sıkılınca balığı işaret ettim, biraz balıktan yedim. Balıktan sıkılınca yine çorbayı işaret ettim. Sonra da yine balığı... Annemi yordum bugün biraz... :)

Sebzeli somon balığı
75 gr. somon balığı
3 küçük taze patates (ya da bir orta boy patates)
1 küçük havuç
1 çay kaşığı zeytinyağı

Balığı ve sebzeleri 15 dk. buharda haşlayın. Biz Arçelik'in bebek maması robotunu kullanıyoruz, çok pratik. Haşlandıktan sonra yemeğin suyunu ve zeytinyağı ekleyerek blender'dan geçirin. Azıcık tuz ve karabiber de ekleyebilirsiniz. Afiyet olsun.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder