07 Mayıs 2010

Çocuğum yemek yemiyor

4 Mayıs tarihli yazımda parkta annelerin/bakıcıların çocuklarına sürekli birşeyler yedirmeye çalıştıklarından ve bu durumun bana ters geldiğinden bahsetmiştim. Aşağıdaki cümleleri okuduğumda sanki annem yazmış gibi geldi:

"İstanbul'un orta halli bir parkı ile en zengin parkı arasında gördüğünüz ortak nokta ne diye sorsanız bana şöyle bir cevap veririm: “Çocuğuna zorla yemek yedirmeye çalışan ebeveynler”. Özellikle salıncak üstü en popüler olanı, her sallanışta bir lokma. Tabii bu arada enteresan konuşmalara da şahit oluyor insan: “Bunu bitir, sana şeker alacağım”; “Yemezsen bir daha parka gelmeyiz”; “Hadi oğlum üzme beni”. Yani çocuğa şöyle bir mesaj veriyoruz: “Aç olduğun için değil, şeker ödülünü almak için, ya da beni üzmemek ya da bir daha parka gelme şansını kaybetmemek için ye. Neden böyle yaptığımızı, neden tek çocuk yemek yesin de nasıl yerse yesin diye televizyon önü, salıncak üstü gibi mekânlarda günümüzün büyük bölümünü yemek işine ayırdığımızı düşünürken Doğan Kitap İspanyol yazar Doktor Carlos Gonzales’in “Çocuğum Yemek Yemiyor” adlı kitabını Türkçe ye çevirdi. Ben de önsözünü yazdım."

Bizimkiyle benzer gözlemlerini anlatan ifadeler Uzman Psikolog Nilüfer Devecigil'e ait. Bahsettiği kitap piyasaya çıktığında Çağan anneme bilgilendirici bir mail atmıştı. Annem de ona esprili bir cevap göndermişti. Çok şükür ve maşallah ki biz annemle gıdalara alışma sürecinde doğru adımları attık. Tek dileği bir yaşıma geldiğimde ailemle birlikte sofraya oturup masadaki yemekleri yememdi. Şimdi beni bezelyeleri yuvarlayıp kuru fasulye pilav yerken gördüğünde içinin mutlulukla dolduğunu söylüyor. Hiçbir zaman çocuğunun peşinde elinde kaşıkla koşan bir anne olmak istemediği için ben beslenme ile ilgili yapı taşlarımı oluştururken bana çok destek oldu. Artık ben yemeğimi yerken gururla arkasına yaslanıp beni izliyor.

Maalesef bütün bebekler benim kadar şanslı değil. Belki doğuştan ağız tadımızla doğuyoruz, belki de bizi büyütenlerin doğru zamanda doğru adımları atmaması sonucu atlamamız gereken kademeleri atlayamıyoruz. Kemirmeye başladığımda elime elma verilmeseydi ya da çiğnemeye başladığımda pütürlü gıdalara geçilmeseydi belki ben de hala püre yiyor, pürenin içinde azıcık pütür gelse çıkarıyor olabilirdim.

Bebeklere beslenme konusunda nasıl doğru yaklaşılacağını bilmek ya da yanlış giden birşeyleri düzeltmek istiyorsanız Carlos Gonzales'in Çocuğum Yemek Yemiyor adlı kitabını okumanızı öneririm.Kitap hakkında daha fazla fikir edinmek adına esprili bir dille yazılmış olan önsözü buradan okuyabilirsiniz. Tüm anne ve bebeklere birlikte eğlenecekleri beslenme saatleri dilerim! :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder